"Mirzaoğlu bunu söyledin mi?"

Tam Adana Gazetesi'nin iki gündür yayınladığı haberler Ceyhan'da deprem etkisi yarattı. 

Olayları hatırlayalım…

Ceyhan’da, AK Partili Yönetici iki kafadar alkol masasında bir araya gelir. Dertleşirler. Mekanda bulunan birileri tarafından da fotoğraflandırılır. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere AK Parti Kurmaylarının bu tür olaylara karşı olduğu herkes tarafından bilinir. Elbette özel hayat kimseleri ilgilendirmez. Fakat bu olayın baş karakterleri AK Parti Ceyhan İlçe Başkan Yardımcıları ve siyasetle ilgilenen iki isim olunca gazetecilerin ilgisini elbette çeker. Bu haber Ceyhan'da deprem etkisi yarattı; binlerce insan haberi okudu, yüzlerce insan telefonumu aradı. Siyasetle ilgilenen neredeyse her kesim alkış tuttu. Cesur Gazeteci olmak, doğruları yazmak Tam Adana Gazetesi’ne yakışırdı; öyle de oldu. 

AK Parti Ceyhan İlçe Başkanı Süleyman Yeşil ile bir dostluğum, bir arkadaşlığım var. Zaman zaman şakalaşırız birbirimizle. Haber videosunda yüzüne takmış olduğum maskeden çok etkilenmiş. Aradı; “Hiçbir şekilde haberine müdahale etmiyorum, bununla ilgili yorum yapmıyorum fakat maske olayına çok canım sıkıldı.” dedi. Ben de bizzat kendisine izah ettim dostluk çerçevesinde, sonra telefonu kapattık.

Ceyhan’da Cumhur İttifakı'na yara açan nedenleri, bu memlekette yaşayan her bir vatandaş çok iyi biliyor. 31 Mart Yerel Seçimlerini hatırlayın! Süleyman Yeşil ayakkabı bağcığı ile, Murat Mirzaoğlu güneş gözlüğüyle konuşulmuştu. Yazdığımız, söylediğimiz yalan mıydı? Seçim sonrası faturanın kimlere kesildiğini buradan tekrar deklare etmeye gerek duymuyorum. 

MHP'de siyaset yapan her bir birey MHP duruşunu, ülkücü duruşunu çok iyi bilir. Dönemin Belediye Başkanı Hülya Erdem ile çevirdiği ihale fasa fisosunu daha önce Hodri Meydan Programı’nda gündeme getirmiştik. Başka bir firmanın yapmış olduğu işten 500 bin TL'yi indire gandiyle cebine indirdiğini gündeme getirmiştik. Önce bu iddialara cevap verecek yürekli siyasetçi olması gerekli. Cevap verebildi mi veremedi, veremezdi! Çünkü iş yaptığı insanlar bangır bangır ortalıkta bağırdı. Sustu, gıkı çıkmadı. Cebi parayla doldu. Sonra vatan, millet, sakarya tiyatrosu ile MHP siyaseti yapıyorum diyerek ülkücüleri kandırma yoluna gitti. Her bir ülkücü Tam Adana Gazetesi’nin telefonuna mesajlar yağdırdı. Ne dedi: “Az bile yapmışsın.” dedi. Ve hatta neler oldu hatırlayın… Toplantılarını bana dinleten yöneticiler oldu. Mirzaoğlu kendini fasulyenin faydalarından zannetmesin!

Sevgili Tam Adana TV ve Gazetesi takipçileri; bugün, gazeteci iki meslektaşım beni aradı. “Sana saldırıda bulunmuşlar.” dedi. Önce şaşırdım, sonra düşününce şaşırmamam gerektiğini anladım. İki gündür yapmış olduğum haberin etkisi aslında kendini göstermiş oldu. 

Önce Gazeteci İzzet Aydemir beni aradı: “Sana saldırmışlar.” dedi. Ben de yalan olduğunu, iftira olduğunu söyledim. “Gazeteci Osman Yavuz beni aradı, böyle bir şey olduğunu söyledi.” dedi. 

Hemen Osman Yavuz'u aradım: “Sana saldırmışlar, kınama yayınlayalım.”diyerek telefonu açtı. Hele dur Osman, bana saldırmışlar mı saldırmamışlar mı önce onu duy... 

Ceyhan'da maalesef dedikodu ve iftira ile birçok şeyin ortaya çıktığını hepimiz görür ve duyarız. Tam Adana Gazetesi’nde her şey delilli belgeli fotoğraflıdır. O yüzden Ceyhan'ın en cesur televizyonu ve gazetecisi olarak karşınızdayım. Osman Yavuz'a bir kez daha sordum: “Bunu sana kim söyledi?”

Ceyhan Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı aynı zamanda esnaf olan Ahmet Tontu’nun yanına giderek bir büyük viski ile gecesini süslemek isteyen Osman Yavuz, Ahmet Tontu’ya şöyle söyler: “MHP Ceyhan İlçe Başkanı Murat Mirzaoğlu beni aradı. Ersin Sucu beni şarlatana çevirmiş, ne diyorsun bu işe diye sordu. Ben de bundan dolayı Ersin'e saldırmışlar galiba dedim.”

Daha sonra Gazeteci Osman Süzer aradı: “Bizzat ben inanmadım abi böyle bir şey olduğuna. Memleket dedikodu memleketi biliyorsun.” dedi ve telefonu kapattı. Bizim Dernek Başkanı Osman Yavuz'u arayan MHP’li Murat Mirzaoğlu, Ersin Sucu beni şarlatanına çevirmiş sözünden sonra çıkan iftiralar ve dedikoduların aslı böylece ortaya çıkmış oldu. 

Kurdu olmayan dağın köpeği kral olur, sorun itin havlaması değil, kurdun yokluğudur.